-301139
537672
https://www.ilknokta.com/murat-culcu/murat-culcu-seti-10-kitap.htm
Murat Çulcu Seti 10 Kitap
187.15
Marjinal Tarih Tezleri / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 17 YTL
Çulcu'nun yapıtının "Özgünlüğü", adıyla başlıyor. Farklı bir bakış açısı, tarihsel olguların başka bir boyutunu görme, gösterme, değerlendirme çabası, iplerin ucunu ustalıkla birleştirerek birbirleriyle ilgisizmiş gibi görünen tarihsel olgular arasındaki "gizli bağı" yalın bir dille gözler önüne seriyor.
Spekülatif Marjinal Tarih Tezleri, "eğer"lere yer veren bir tarih anlayışı değil. "Şöyle olsaydı böyle olurdu" gibi bir bakış açısıyla ele almıyor olguları. Yaşanmışı yaşanmış olarak saptayıp, olguları kaygan değil sağlam bir zemine oturtmaya çalışıyor. Tarihsel arka planı, "azmettirici" unsurları sahnenin önüne çıkarıyor. Oyunculardan çok yapımcıların üzerinde duruyor.
Roma İmparatorluğu'ndan günümüzün "Yeni Dünya Düzeni'ne dek uzanan ikibin yılı aşan bir tarihsel süreci zengin bir kaynak taramasıyla ele alıyor, aynı zaman aralığında farklı coğrafyalarda neler olup bittiğini, bunların birbirleriyle ilişkisini adeta bir kamera ile tarıyor ve "belirleyici" olana "zoom" yapıyor.
"Marjinal Tarih Tezleri benim için tarih zemininde bilardo oynamak gibi bir çalışma oldu. Istakanın her darbesinde toplar nasıl ki hep farklı konum alıyorsa, beş bin yıllık bir süreçte cereyan eden olaylar da her irdelemede farklı bir görünüm kazanıyordu.
Roma İmparatorluğu'nun yıktığı Kartaca'nın mirasçısı Uluslararası Ticaret Oligarşisi'nin Yeni Dünya Düzeni Kartaca modeli bir adem-i merkeziyet anlayışına dayandırması
veya
Musevilerin Tanrısını yok etmek için binlerce Musevi ve Hıristiyan'ı katleden putperest Roma'nın, sonunda Musevilerin Tanrısını sahiplenip yüzyıllarca Musevilere ve Hıristiyanlara kan kusturması gibi...
Marjinal Tarih Tezleri, tarihin makyajsız hali sayılabilir..."
-Murat Çulcu-
400 s. -- 3. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Her Sakaldan Bir Kıl Türkiye'de Mafia'laşmanın Kökenleri 1 / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 18 YTL
Celali İsyanları'nın ünlü eşkiya reisi Abdülhalim Karayazıcı'nın Ordu'sunu gerekli hayvan yemini sağlamak için köyleri yağmalarken kullandığı söz bir tür eşitlikçi zorbalığın işaretiydi. "Atların arpa parası" diye halktan zorla toplanan yaygın vergi ağının, daha doğrusu haracın adıydı: "her sakaldan bir kıl"
Küreselleşme olgusunun iyice öne çıkardığı Mafia'laşma, tüm dünyanın en önemli sosyal sorunu halini geldi. Peki Türkiye açısından durum ne? Türkiye bu küresel anlamda yasal / yasadışı düzenin neresinde? Ve buraya hangi tarihsel aşamalardan geçerek geldi?
Murat Çulcu, gazeteciliğin verdiği araştırmacı kimlikle geniş bir tarihsel tarama , ayrıntılı, titiz bir incelemeyle bu sorulara yanıt veriyor. Bugüne yol açan dünü çok boyutlu bir yaklaşımla irdeliyor.
Çulcu, Mafia olgusunu "merkezi otoriteye karşı yerel güç odaklarının dirinişi" olarak tanımlıyor. Bu saptamadan hareket eden yazar, yerel güç odaklarının yapılanmasını "beylikler döneminden" başlayarak günümüzdeki iktidar yapılanmalarına kadar getiriyor. Yerel geniş ailelerin oluşumundaki Mafios izleri gün ışığına çıkarıyor. Ritüel akrabalığın Mafios esaslarını ve amaçlarını dikkati çekiyor. Yerel güç odaklarının adeta enerji kaynağı olan "çifte hukuk anlayışının" zeminindeki dinsel motifleri analiz ediyor.
516 s. -- 3. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Sikkesiz Sultanlar Türkiye'de Mafia'laşmanın Kökenleri 2 / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 18 YTL
Celaliali, mütegallibe, zorba kökenli eşkıya bozması ayanlar; artık hak, hukuk ve yasa tanımıyorlardı. Hem merkezi otoriteye kafa tutuyor hem de korumaları altındaki yerel halkı ezerek soyuyor, sömürüyorlardı. Onları hiçbir güç dizginleyemiyordu. Halk ve devlet zorba güç odaklarının zulmü altında inliyordu. Sonunda Padişah da bu zorba otoriteye boyun eğiyordu. Böylece imparatorluğa artık titanlar hükmediyordu. Onlar merkezi ve yerel otoriteyi kullanan gerçek bir Padişah, bir Sultan gibi hareket ediyorlardı. Tek eksikleri para bastıramamaları yani; sikke kestirememeleriydi. Bu nedenle de halk onlara, Sikkesiz Sultanlar diyordu...
Murat Çulcu 21. Yüzyıl Türkiye'sinin karşı karşıya bulunduğu en önemli sorununu, Toplumsal Mafia'laşmanın kökenlerini araştırmayı sürdürüyor. Günümüz Türkiye'sindeki Mafia'laşmaya, 'Her Sakaldan Bir Kıl' adlı yapıtıyla sosyal tarihsel bir boyut kazandıran Çulcu, Sikkesiz Sultanlar da bu boyutu derinleştirerek geliştiriyor.
Çulcu, Önasya Mafios Toplum Yapısı'nın etnik, etnografik ve dinsel derinliğinde; Kalenderlikten Kapukulluğuna, ayanlıktan Doğu Karadeniz eşkıyalarına, Önasya'da Latin katliamından Tuzcuoğlu-Şatıroğlu Ayaklanmalarına, Sultan Osman'ın katlinden İslam heterodoksuna kadar çok geniş bir alanda "yasadışılığın" izini sürüyor.
528 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Düşmüş Ocağa Yanıyor Türkiye'de Mafia'laşmanın Kökenleri 3 / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 20 YTL
Önasya Mafios Toplum Yapısı zemininde 'yerel güç odakları' ile merkezî yönetim arasında adeta öncesi ve sonrası olmaksızın devam eden 'otorite çatışması' doğal olarak her dönemde ortaya bir 'otorite boşluğu' çıkmasına neden oluyordu. Varlığını, Önasya tarihinin her sürecinde koruyan bu sosyal, siyasal, askerî, ekonomik alanlarda kendini hissettiren çatışma, kaçınılmaz olarak 'etkin bir otorite' tesis edilmesine izin vermiyordu. Bu nedenle merkezî yönetim(ler) vaadettiği 'yasal düzeni' gereği gibi tesis edemiyor, 'yerel gücün direnişi' çeşitli dış etkenlerin de baskısıyla karşısında sürekli zayıflayarak 'yönetim iradesini' gösteremiyordu. Yönetim şekli ne olursa olsun Mutlak Manarşi, Meşrutiyet, Cumhuriyet merkezî otoriteye karşı yerel güç odaklarının aktif/pasif- direşini ve bu direnişte uyguladıkları yöntemler, o denli değişmiyordu. Nitekim buna bağlı sosyal sonuçlarda da farklılık gözlenmiyor; ortaya çıkan 'otorite boşluğu' merkezî irade yerine yasal/yasal-dışı yerel güç odakları tarafından dolduruluyordu. Zira merkez-yerel çatışmasında; Mafios Toplum Yapısı'nın temel felsefesini ve anlayışını oluşturarak yerelde sosyal yaşamı düzenleyen 'çifte ahlâk-çifte hukuk' ilkelerini yerel güç odaklan sahipleniyordu. Bu ilkeler çerçevesinde yaşamlarını sürdürmek zorunda kalan yerel topluluklar da, yerel güç odaklarının çevresinde birleşerek örgütleniyordu. Örgütlenmeden çok, 'geleneksel yaşam tarzının' bir ifadesi ve dayatması olan bu yapılanma ise; Mafios Toplum Yapısı zemininde mafios hiyerarşiyi -MAFİA'laşmayı- ortaya çıkarıyordu.
555 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Kan Defteri Türkiye'de Mafia'laşmanın Kökenleri 4 / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 25 YTL
Örgütlü (mafios) suçun ve vahşetin kanlı zaferi, belgelerle anlatılıyor...
"...Büyükkapi dahilinde Mehterbaşısıyla birlikte yüzbin pare ettikleri ve kılıçlarında arşa astıkları ve kemâl-i gayz ve garezlerinden kılıç ve bıçaklarının kanını yalayıp ve aşırı kalabalıktan darb ve cerhine muvaffak olamayanlar;
- Karındaş!... Aman, ben de senin kılıcından bir damla kanını yalayım! diyenin had ve hasrı olmadığı...
...hınzırın et parçasından beş-on dirhem miktarına nail olanlar, köpek peynir tulumunu çekiştirir gibi etlerini ağızlarıyla çekiştirip ve hatta...
...biri g.tüne bir meşe odun sokup..."
644 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Ayrıntılarda Saklı Tarih Her Dipnotun Altında Bir Tarih Yatar / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 13 YTL
Tarihte olaylar zamanına, zeminine, önemine ve tarihçinin bakış açısına göre ele alınır. Kitabın kapsamına göre bu bazen bir kaç satırla sınırlı kalır. Bazen de hiç değinilmez.. Oysa bir tarihsel sürecin yoğunluğu içerisinde ayrıntı gibi görünen olaylar, bir başka zaman aralığında tarihe ışık tutan tanıklıklara ve yol göstericiliğe dönüşür.
Günümüzde, Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı sürecine ilişkin art arda yayınlanan kitaplar o döneme ilgiyi artırmış, ilk kaynaklara yoğunlaşmayı sağlamıştır.
Bu kitap Osmanlı'nın son dönemi, Mütareke ve Milli Mücadele yıllarına ilişkin çeşitli olayları ele alıyor; ayrıntılarına iniyor. "Ayrıntılarda saklı tarihi" gün ışığına çıkarıyor.
Kitap 'İçindekiler' bölümüne göz atıldığında da görüleceği gibi biribirinden ilginç yedi makaleden oluşuyor. Her olay o dönemde yayınlanmış olan gazete haberleri ve güncel yorumlarla desteklenerek irdeleniyor.
Olaylar, toplum tarafından anımsanan ve genellikle bilinen olaylar olsa bile, güncel haberler ve yorumlarla birlikte de alınınca bilinenlerin ötesinde, ne denli farklı içeriklere sahip bulundukları gözler önüne seriliyor. Böylece günlük gazetelerin haber ve yorumlarından yararlanılarak; üzeri küllenmiş - hatta örtülmüş - bazı olayların analiz edilmesiyle ne denli önemli rol oynadıkları, örneklenerek anlatılıyor.
207 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Çanakkale 18 Mart 1915 / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 25 YTL
Çanakkale Zaferi'nin 91.
Mustafa Kemal Atatürk'ün doğumunun 125. yılına armağandır...
Yeni Mecmûa, Ziya Gökalp'in yönetiminde 1917'de yayınlanmaya başlayan bir dergi. Yahya Kemal'den Hamdullah Suphi'ye kadar bir çok aydının katkıda bulunduğu bir çalışma. İmparatorluğun zor günlerinde ulusal bilinci geliştirme, halkın bozulan moralini yükseltme çabası içinde olan, İttihâd ve Terakki Fırkası'nın da desteklediği bir yayın.
1918 yılının ilk yarısında Birinci Dünya Savaşı devam ediyor, Yeni Mecmûa da ulusal bir söylemle yayınlarını sürdürüyordu ve o yıl Çanakkale Savaşı'nın 3. yıldönümüydü.
Savaşın sonu iyi görünmüyor, ülke bir 'bilinmeze' doğru sürükleniyordu. İşte böyle bir dönemde tarihin en görkemli savunmalarından birini 'özel sayı' ile anmanın yerinde olacağı düşünülmüş ve elinizdeki bu sayı hazırlanmıştı.
Murat Çulcu'nun titizlikle hazırlayıp, ayrıntılı bir 'sunuş'la, dönemi, dergiyi ve Ziya Gökalp'i anlattığı yazısı açıklayıcı bir özellik içeriyor.
Yeni Mecmûa'nın Nüsha-i Fevkalâdesi'nde yer alan tüm makaleler ve edebi yazılar ana hatları itibariyle Ziya Gökalp'in "Türkleşmek-İslâmlaşmak-Muasırlaşmak" düşüncesiyle uygunluk taşıyordu.
Sayısı 75'i bulan yorum, anı, söyleşi, inceleme, hikâye, şiir vb. yazıların yer aldığı dergide en dikkati çekici bölümlerden birisi de Rûşen Eşref Bey'in Mustafa Kemal Paşa ile yaptığı söyleşidir. Bu zor günlerde toplumun beklediği güçlü, kurtarıcı ve önder; Fevkalâde Nüsha'nın sayfaları arasından tüm İmparatorluk coğrafyasına ve dünyaya haykırıyor: "Ben buradayım ve zamanımı bekliyorum." Bu güçlü adam o zamana kadar fazla öne çıkmaya çalışmayan; verilen görevleri hakkıyla yapan bir konumdan 'müthiş zamanlamacılığı'yla tarih sahnesinin önüne çıkıyor.
Bu çok değerli tarihsel belgeyi yeni harflerle ilk kez sunmuş olmayı tarihsel bir görev ve sorumluluğumuzun gereği olarak görüyoruz.
384 s. -- 1. Hamur-- Ciltsiz -- 16 x 24 cm
Derin Suçun Küresel Otoritesi / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 30 YTL
Bir tarafta krallar, imparatorlar, sultanlar, din adamları. Diğer tarafta "Venedik-Londra oligarkları..."
Bir tarafta ordular, bürokratlar, devlet adamları, generaller, diplomatlar. Diğer tarafta finans ve ticaret manipülatörleri, Masonlar, Tapınak Şövalyeleri, Conversolar, Mitracılar, İsmailiye, Haşhaşiye, Haçlılar...
Bir tarafta dinsel ve siyasal hesaplaşmalar, meydan savaşları, ölüm saçan bataryalar, katliamlar, soykırımlar... Diğer tarafta entrika, suikast, sabotaj, manipülasyon, şantaj, fitne ve nifak...
Bir tarafta mutlakiyet ve müstebitler... Diğer tarafta liberaller, isyan ve ihtilaller...
Ve bu ikilemde iki kilit sözcük: Carbonaria ve Mafia...
768 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Boğazlar Meselesi ve Çanakkale Deniz Zaferi / Mirliva Sedat
Etiket Fiyatı : 16 YTL
Mîrlivâ Sedâd Bey (Korgeneral Ahmet Sedat Doğruer) tarafından kaleme alınan Boğazlar Meselesi ve Çanakkale Deniz Zaferi adlı bu yapıt hem inceleme hem de anı niteliği taşıyor. Çanakkale Savaşı'na fiilen katılan yazar konuyu siyasî, diplomatik, tarihsel ve askerî bakımlardan ele alarak irdeliyor.
Mîrlivâ Sedâd Bey bu çalışmayı yaparken (anılarından) bireysel tanıklıklarından da geniş çapta yararlanıyor.
Birinci Dünya Savaşı'nı, Filistin'de çarpışan Yıldırım Orduları Grubu'nda, 7. Ordu Kumandanı Mustafa Kemal Paşa'nın Kurmay Başkanı olarak tamamlayan Paşa; Çanakkale Savaşı'nı bütün yönleriyle incelerken eleştirel yaklaşımı da elden bırakmıyor. Bu nedenle konuya olabildiğince 'objektif' bakarak; Çanakkale Cephesi'ni askerlik mesleği ve tekniği bakımından da ayrıştırıyor.
Savaş sırasında kolundan yaralanan Mîrlivâ Sedâd Bey bu kanlı anıyı şöyle dile getiriyor:
"Şu kolumu inciten mermi parçasını yollayan gemiyi bilhassa araştırıyordum. Bu gemi Bouvet idi. Bouvet'yi teşhis ettiğim zaman da geminin ateş dumanlarına karışan sarımtırak, koyu bir duman bilhassa nazar-ı dikkatimi çekti..."
284 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Çanakkale 1915 Boğaz Harekatı / Murat Çulcu, Maurice Larcher, Mehmed Emin Bey
Etiket Fiyatı : 15 YTL
"Ayrıntılarda Saklı Tarih" dizisinin ikinci kitabı olan Çanakkale 1915-Boğaz Harekâtı dipnot niteliği taşıyan dört uzun makaleden oluşuyor.
"Birinci Dünya Harbi'nde Osmanlı Ordusu ve Çanakkale" başlıklı birinci makale, Kurmay Binbaşı Mehmed Emin Bey'in iki önemli konferansını içeriyor.
İkinci uzun makale Dünya Harbi'nde Boğaz Harekâtı başlığını taşıyor ve kitabın esasını teşkil ediyor. Bu uzun makale, Fransız Kurmay Binbaşısı Maurice Larcher'in üç ciltten oluşan Büyük Harp'te Türk Harbi adlı başyapıtında yer alan "Osmanlı Boğazlar Mıntıkasındaki Harekât" adlı bölümünü içeriyor. Bu bölüm, döneminde ve daha sonra kaleme alınmış olan Çanakkale Cephesi ile ilgili pek çok ciddi esere kaynaklık ediyor.
Bölümü Türkçe'ye çeviren Yarbay Mehmed Nihad Bey'in Larcher'in eserini bireysel anıları, gözlemleri ve Osmanlı arşiv belgeleri çerçevesinde notlandırarak zenginleştirmesi, makaleye ayrı bir özellik ve çekicilik kazandırmış.
Murat Çulcu tarafından kaleme alınan üçüncü makale, Çanakkale'de cereyan eden hava savaşlarını ve havacılık faaliyetlerini içeriyor. Bu makale Türk havacılık tarihine önemli bir katkı oluşturuyor.
Dördüncü makale ise bir 'destan' niteliği taşıyor. Bu makalede Murat Çulcu Dardanos Tabyası'nda şehit düşen Hasan ve Mevsuf Beyler'in kahramanlık öyküsünü anlatıyor.
256 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Etiket Fiyatı : 17 YTL
Çulcu'nun yapıtının "Özgünlüğü", adıyla başlıyor. Farklı bir bakış açısı, tarihsel olguların başka bir boyutunu görme, gösterme, değerlendirme çabası, iplerin ucunu ustalıkla birleştirerek birbirleriyle ilgisizmiş gibi görünen tarihsel olgular arasındaki "gizli bağı" yalın bir dille gözler önüne seriyor.
Spekülatif Marjinal Tarih Tezleri, "eğer"lere yer veren bir tarih anlayışı değil. "Şöyle olsaydı böyle olurdu" gibi bir bakış açısıyla ele almıyor olguları. Yaşanmışı yaşanmış olarak saptayıp, olguları kaygan değil sağlam bir zemine oturtmaya çalışıyor. Tarihsel arka planı, "azmettirici" unsurları sahnenin önüne çıkarıyor. Oyunculardan çok yapımcıların üzerinde duruyor.
Roma İmparatorluğu'ndan günümüzün "Yeni Dünya Düzeni'ne dek uzanan ikibin yılı aşan bir tarihsel süreci zengin bir kaynak taramasıyla ele alıyor, aynı zaman aralığında farklı coğrafyalarda neler olup bittiğini, bunların birbirleriyle ilişkisini adeta bir kamera ile tarıyor ve "belirleyici" olana "zoom" yapıyor.
"Marjinal Tarih Tezleri benim için tarih zemininde bilardo oynamak gibi bir çalışma oldu. Istakanın her darbesinde toplar nasıl ki hep farklı konum alıyorsa, beş bin yıllık bir süreçte cereyan eden olaylar da her irdelemede farklı bir görünüm kazanıyordu.
Roma İmparatorluğu'nun yıktığı Kartaca'nın mirasçısı Uluslararası Ticaret Oligarşisi'nin Yeni Dünya Düzeni Kartaca modeli bir adem-i merkeziyet anlayışına dayandırması
veya
Musevilerin Tanrısını yok etmek için binlerce Musevi ve Hıristiyan'ı katleden putperest Roma'nın, sonunda Musevilerin Tanrısını sahiplenip yüzyıllarca Musevilere ve Hıristiyanlara kan kusturması gibi...
Marjinal Tarih Tezleri, tarihin makyajsız hali sayılabilir..."
-Murat Çulcu-
400 s. -- 3. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Her Sakaldan Bir Kıl Türkiye'de Mafia'laşmanın Kökenleri 1 / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 18 YTL
Celali İsyanları'nın ünlü eşkiya reisi Abdülhalim Karayazıcı'nın Ordu'sunu gerekli hayvan yemini sağlamak için köyleri yağmalarken kullandığı söz bir tür eşitlikçi zorbalığın işaretiydi. "Atların arpa parası" diye halktan zorla toplanan yaygın vergi ağının, daha doğrusu haracın adıydı: "her sakaldan bir kıl"
Küreselleşme olgusunun iyice öne çıkardığı Mafia'laşma, tüm dünyanın en önemli sosyal sorunu halini geldi. Peki Türkiye açısından durum ne? Türkiye bu küresel anlamda yasal / yasadışı düzenin neresinde? Ve buraya hangi tarihsel aşamalardan geçerek geldi?
Murat Çulcu, gazeteciliğin verdiği araştırmacı kimlikle geniş bir tarihsel tarama , ayrıntılı, titiz bir incelemeyle bu sorulara yanıt veriyor. Bugüne yol açan dünü çok boyutlu bir yaklaşımla irdeliyor.
Çulcu, Mafia olgusunu "merkezi otoriteye karşı yerel güç odaklarının dirinişi" olarak tanımlıyor. Bu saptamadan hareket eden yazar, yerel güç odaklarının yapılanmasını "beylikler döneminden" başlayarak günümüzdeki iktidar yapılanmalarına kadar getiriyor. Yerel geniş ailelerin oluşumundaki Mafios izleri gün ışığına çıkarıyor. Ritüel akrabalığın Mafios esaslarını ve amaçlarını dikkati çekiyor. Yerel güç odaklarının adeta enerji kaynağı olan "çifte hukuk anlayışının" zeminindeki dinsel motifleri analiz ediyor.
516 s. -- 3. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Sikkesiz Sultanlar Türkiye'de Mafia'laşmanın Kökenleri 2 / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 18 YTL
Celaliali, mütegallibe, zorba kökenli eşkıya bozması ayanlar; artık hak, hukuk ve yasa tanımıyorlardı. Hem merkezi otoriteye kafa tutuyor hem de korumaları altındaki yerel halkı ezerek soyuyor, sömürüyorlardı. Onları hiçbir güç dizginleyemiyordu. Halk ve devlet zorba güç odaklarının zulmü altında inliyordu. Sonunda Padişah da bu zorba otoriteye boyun eğiyordu. Böylece imparatorluğa artık titanlar hükmediyordu. Onlar merkezi ve yerel otoriteyi kullanan gerçek bir Padişah, bir Sultan gibi hareket ediyorlardı. Tek eksikleri para bastıramamaları yani; sikke kestirememeleriydi. Bu nedenle de halk onlara, Sikkesiz Sultanlar diyordu...
Murat Çulcu 21. Yüzyıl Türkiye'sinin karşı karşıya bulunduğu en önemli sorununu, Toplumsal Mafia'laşmanın kökenlerini araştırmayı sürdürüyor. Günümüz Türkiye'sindeki Mafia'laşmaya, 'Her Sakaldan Bir Kıl' adlı yapıtıyla sosyal tarihsel bir boyut kazandıran Çulcu, Sikkesiz Sultanlar da bu boyutu derinleştirerek geliştiriyor.
Çulcu, Önasya Mafios Toplum Yapısı'nın etnik, etnografik ve dinsel derinliğinde; Kalenderlikten Kapukulluğuna, ayanlıktan Doğu Karadeniz eşkıyalarına, Önasya'da Latin katliamından Tuzcuoğlu-Şatıroğlu Ayaklanmalarına, Sultan Osman'ın katlinden İslam heterodoksuna kadar çok geniş bir alanda "yasadışılığın" izini sürüyor.
528 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Düşmüş Ocağa Yanıyor Türkiye'de Mafia'laşmanın Kökenleri 3 / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 20 YTL
Önasya Mafios Toplum Yapısı zemininde 'yerel güç odakları' ile merkezî yönetim arasında adeta öncesi ve sonrası olmaksızın devam eden 'otorite çatışması' doğal olarak her dönemde ortaya bir 'otorite boşluğu' çıkmasına neden oluyordu. Varlığını, Önasya tarihinin her sürecinde koruyan bu sosyal, siyasal, askerî, ekonomik alanlarda kendini hissettiren çatışma, kaçınılmaz olarak 'etkin bir otorite' tesis edilmesine izin vermiyordu. Bu nedenle merkezî yönetim(ler) vaadettiği 'yasal düzeni' gereği gibi tesis edemiyor, 'yerel gücün direnişi' çeşitli dış etkenlerin de baskısıyla karşısında sürekli zayıflayarak 'yönetim iradesini' gösteremiyordu. Yönetim şekli ne olursa olsun Mutlak Manarşi, Meşrutiyet, Cumhuriyet merkezî otoriteye karşı yerel güç odaklarının aktif/pasif- direşini ve bu direnişte uyguladıkları yöntemler, o denli değişmiyordu. Nitekim buna bağlı sosyal sonuçlarda da farklılık gözlenmiyor; ortaya çıkan 'otorite boşluğu' merkezî irade yerine yasal/yasal-dışı yerel güç odakları tarafından dolduruluyordu. Zira merkez-yerel çatışmasında; Mafios Toplum Yapısı'nın temel felsefesini ve anlayışını oluşturarak yerelde sosyal yaşamı düzenleyen 'çifte ahlâk-çifte hukuk' ilkelerini yerel güç odaklan sahipleniyordu. Bu ilkeler çerçevesinde yaşamlarını sürdürmek zorunda kalan yerel topluluklar da, yerel güç odaklarının çevresinde birleşerek örgütleniyordu. Örgütlenmeden çok, 'geleneksel yaşam tarzının' bir ifadesi ve dayatması olan bu yapılanma ise; Mafios Toplum Yapısı zemininde mafios hiyerarşiyi -MAFİA'laşmayı- ortaya çıkarıyordu.
555 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Kan Defteri Türkiye'de Mafia'laşmanın Kökenleri 4 / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 25 YTL
Örgütlü (mafios) suçun ve vahşetin kanlı zaferi, belgelerle anlatılıyor...
"...Büyükkapi dahilinde Mehterbaşısıyla birlikte yüzbin pare ettikleri ve kılıçlarında arşa astıkları ve kemâl-i gayz ve garezlerinden kılıç ve bıçaklarının kanını yalayıp ve aşırı kalabalıktan darb ve cerhine muvaffak olamayanlar;
- Karındaş!... Aman, ben de senin kılıcından bir damla kanını yalayım! diyenin had ve hasrı olmadığı...
...hınzırın et parçasından beş-on dirhem miktarına nail olanlar, köpek peynir tulumunu çekiştirir gibi etlerini ağızlarıyla çekiştirip ve hatta...
...biri g.tüne bir meşe odun sokup..."
644 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Ayrıntılarda Saklı Tarih Her Dipnotun Altında Bir Tarih Yatar / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 13 YTL
Tarihte olaylar zamanına, zeminine, önemine ve tarihçinin bakış açısına göre ele alınır. Kitabın kapsamına göre bu bazen bir kaç satırla sınırlı kalır. Bazen de hiç değinilmez.. Oysa bir tarihsel sürecin yoğunluğu içerisinde ayrıntı gibi görünen olaylar, bir başka zaman aralığında tarihe ışık tutan tanıklıklara ve yol göstericiliğe dönüşür.
Günümüzde, Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı sürecine ilişkin art arda yayınlanan kitaplar o döneme ilgiyi artırmış, ilk kaynaklara yoğunlaşmayı sağlamıştır.
Bu kitap Osmanlı'nın son dönemi, Mütareke ve Milli Mücadele yıllarına ilişkin çeşitli olayları ele alıyor; ayrıntılarına iniyor. "Ayrıntılarda saklı tarihi" gün ışığına çıkarıyor.
Kitap 'İçindekiler' bölümüne göz atıldığında da görüleceği gibi biribirinden ilginç yedi makaleden oluşuyor. Her olay o dönemde yayınlanmış olan gazete haberleri ve güncel yorumlarla desteklenerek irdeleniyor.
Olaylar, toplum tarafından anımsanan ve genellikle bilinen olaylar olsa bile, güncel haberler ve yorumlarla birlikte de alınınca bilinenlerin ötesinde, ne denli farklı içeriklere sahip bulundukları gözler önüne seriliyor. Böylece günlük gazetelerin haber ve yorumlarından yararlanılarak; üzeri küllenmiş - hatta örtülmüş - bazı olayların analiz edilmesiyle ne denli önemli rol oynadıkları, örneklenerek anlatılıyor.
207 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Çanakkale 18 Mart 1915 / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 25 YTL
Çanakkale Zaferi'nin 91.
Mustafa Kemal Atatürk'ün doğumunun 125. yılına armağandır...
Yeni Mecmûa, Ziya Gökalp'in yönetiminde 1917'de yayınlanmaya başlayan bir dergi. Yahya Kemal'den Hamdullah Suphi'ye kadar bir çok aydının katkıda bulunduğu bir çalışma. İmparatorluğun zor günlerinde ulusal bilinci geliştirme, halkın bozulan moralini yükseltme çabası içinde olan, İttihâd ve Terakki Fırkası'nın da desteklediği bir yayın.
1918 yılının ilk yarısında Birinci Dünya Savaşı devam ediyor, Yeni Mecmûa da ulusal bir söylemle yayınlarını sürdürüyordu ve o yıl Çanakkale Savaşı'nın 3. yıldönümüydü.
Savaşın sonu iyi görünmüyor, ülke bir 'bilinmeze' doğru sürükleniyordu. İşte böyle bir dönemde tarihin en görkemli savunmalarından birini 'özel sayı' ile anmanın yerinde olacağı düşünülmüş ve elinizdeki bu sayı hazırlanmıştı.
Murat Çulcu'nun titizlikle hazırlayıp, ayrıntılı bir 'sunuş'la, dönemi, dergiyi ve Ziya Gökalp'i anlattığı yazısı açıklayıcı bir özellik içeriyor.
Yeni Mecmûa'nın Nüsha-i Fevkalâdesi'nde yer alan tüm makaleler ve edebi yazılar ana hatları itibariyle Ziya Gökalp'in "Türkleşmek-İslâmlaşmak-Muasırlaşmak" düşüncesiyle uygunluk taşıyordu.
Sayısı 75'i bulan yorum, anı, söyleşi, inceleme, hikâye, şiir vb. yazıların yer aldığı dergide en dikkati çekici bölümlerden birisi de Rûşen Eşref Bey'in Mustafa Kemal Paşa ile yaptığı söyleşidir. Bu zor günlerde toplumun beklediği güçlü, kurtarıcı ve önder; Fevkalâde Nüsha'nın sayfaları arasından tüm İmparatorluk coğrafyasına ve dünyaya haykırıyor: "Ben buradayım ve zamanımı bekliyorum." Bu güçlü adam o zamana kadar fazla öne çıkmaya çalışmayan; verilen görevleri hakkıyla yapan bir konumdan 'müthiş zamanlamacılığı'yla tarih sahnesinin önüne çıkıyor.
Bu çok değerli tarihsel belgeyi yeni harflerle ilk kez sunmuş olmayı tarihsel bir görev ve sorumluluğumuzun gereği olarak görüyoruz.
384 s. -- 1. Hamur-- Ciltsiz -- 16 x 24 cm
Derin Suçun Küresel Otoritesi / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 30 YTL
Bir tarafta krallar, imparatorlar, sultanlar, din adamları. Diğer tarafta "Venedik-Londra oligarkları..."
Bir tarafta ordular, bürokratlar, devlet adamları, generaller, diplomatlar. Diğer tarafta finans ve ticaret manipülatörleri, Masonlar, Tapınak Şövalyeleri, Conversolar, Mitracılar, İsmailiye, Haşhaşiye, Haçlılar...
Bir tarafta dinsel ve siyasal hesaplaşmalar, meydan savaşları, ölüm saçan bataryalar, katliamlar, soykırımlar... Diğer tarafta entrika, suikast, sabotaj, manipülasyon, şantaj, fitne ve nifak...
Bir tarafta mutlakiyet ve müstebitler... Diğer tarafta liberaller, isyan ve ihtilaller...
Ve bu ikilemde iki kilit sözcük: Carbonaria ve Mafia...
768 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Boğazlar Meselesi ve Çanakkale Deniz Zaferi / Mirliva Sedat
Etiket Fiyatı : 16 YTL
Mîrlivâ Sedâd Bey (Korgeneral Ahmet Sedat Doğruer) tarafından kaleme alınan Boğazlar Meselesi ve Çanakkale Deniz Zaferi adlı bu yapıt hem inceleme hem de anı niteliği taşıyor. Çanakkale Savaşı'na fiilen katılan yazar konuyu siyasî, diplomatik, tarihsel ve askerî bakımlardan ele alarak irdeliyor.
Mîrlivâ Sedâd Bey bu çalışmayı yaparken (anılarından) bireysel tanıklıklarından da geniş çapta yararlanıyor.
Birinci Dünya Savaşı'nı, Filistin'de çarpışan Yıldırım Orduları Grubu'nda, 7. Ordu Kumandanı Mustafa Kemal Paşa'nın Kurmay Başkanı olarak tamamlayan Paşa; Çanakkale Savaşı'nı bütün yönleriyle incelerken eleştirel yaklaşımı da elden bırakmıyor. Bu nedenle konuya olabildiğince 'objektif' bakarak; Çanakkale Cephesi'ni askerlik mesleği ve tekniği bakımından da ayrıştırıyor.
Savaş sırasında kolundan yaralanan Mîrlivâ Sedâd Bey bu kanlı anıyı şöyle dile getiriyor:
"Şu kolumu inciten mermi parçasını yollayan gemiyi bilhassa araştırıyordum. Bu gemi Bouvet idi. Bouvet'yi teşhis ettiğim zaman da geminin ateş dumanlarına karışan sarımtırak, koyu bir duman bilhassa nazar-ı dikkatimi çekti..."
284 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Çanakkale 1915 Boğaz Harekatı / Murat Çulcu, Maurice Larcher, Mehmed Emin Bey
Etiket Fiyatı : 15 YTL
"Ayrıntılarda Saklı Tarih" dizisinin ikinci kitabı olan Çanakkale 1915-Boğaz Harekâtı dipnot niteliği taşıyan dört uzun makaleden oluşuyor.
"Birinci Dünya Harbi'nde Osmanlı Ordusu ve Çanakkale" başlıklı birinci makale, Kurmay Binbaşı Mehmed Emin Bey'in iki önemli konferansını içeriyor.
İkinci uzun makale Dünya Harbi'nde Boğaz Harekâtı başlığını taşıyor ve kitabın esasını teşkil ediyor. Bu uzun makale, Fransız Kurmay Binbaşısı Maurice Larcher'in üç ciltten oluşan Büyük Harp'te Türk Harbi adlı başyapıtında yer alan "Osmanlı Boğazlar Mıntıkasındaki Harekât" adlı bölümünü içeriyor. Bu bölüm, döneminde ve daha sonra kaleme alınmış olan Çanakkale Cephesi ile ilgili pek çok ciddi esere kaynaklık ediyor.
Bölümü Türkçe'ye çeviren Yarbay Mehmed Nihad Bey'in Larcher'in eserini bireysel anıları, gözlemleri ve Osmanlı arşiv belgeleri çerçevesinde notlandırarak zenginleştirmesi, makaleye ayrı bir özellik ve çekicilik kazandırmış.
Murat Çulcu tarafından kaleme alınan üçüncü makale, Çanakkale'de cereyan eden hava savaşlarını ve havacılık faaliyetlerini içeriyor. Bu makale Türk havacılık tarihine önemli bir katkı oluşturuyor.
Dördüncü makale ise bir 'destan' niteliği taşıyor. Bu makalede Murat Çulcu Dardanos Tabyası'nda şehit düşen Hasan ve Mevsuf Beyler'in kahramanlık öyküsünü anlatıyor.
256 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
- Açıklama
- Marjinal Tarih Tezleri / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 17 YTL
Çulcu'nun yapıtının "Özgünlüğü", adıyla başlıyor. Farklı bir bakış açısı, tarihsel olguların başka bir boyutunu görme, gösterme, değerlendirme çabası, iplerin ucunu ustalıkla birleştirerek birbirleriyle ilgisizmiş gibi görünen tarihsel olgular arasındaki "gizli bağı" yalın bir dille gözler önüne seriyor.
Spekülatif Marjinal Tarih Tezleri, "eğer"lere yer veren bir tarih anlayışı değil. "Şöyle olsaydı böyle olurdu" gibi bir bakış açısıyla ele almıyor olguları. Yaşanmışı yaşanmış olarak saptayıp, olguları kaygan değil sağlam bir zemine oturtmaya çalışıyor. Tarihsel arka planı, "azmettirici" unsurları sahnenin önüne çıkarıyor. Oyunculardan çok yapımcıların üzerinde duruyor.
Roma İmparatorluğu'ndan günümüzün "Yeni Dünya Düzeni'ne dek uzanan ikibin yılı aşan bir tarihsel süreci zengin bir kaynak taramasıyla ele alıyor, aynı zaman aralığında farklı coğrafyalarda neler olup bittiğini, bunların birbirleriyle ilişkisini adeta bir kamera ile tarıyor ve "belirleyici" olana "zoom" yapıyor.
"Marjinal Tarih Tezleri benim için tarih zemininde bilardo oynamak gibi bir çalışma oldu. Istakanın her darbesinde toplar nasıl ki hep farklı konum alıyorsa, beş bin yıllık bir süreçte cereyan eden olaylar da her irdelemede farklı bir görünüm kazanıyordu.
Roma İmparatorluğu'nun yıktığı Kartaca'nın mirasçısı Uluslararası Ticaret Oligarşisi'nin Yeni Dünya Düzeni Kartaca modeli bir adem-i merkeziyet anlayışına dayandırması
veya
Musevilerin Tanrısını yok etmek için binlerce Musevi ve Hıristiyan'ı katleden putperest Roma'nın, sonunda Musevilerin Tanrısını sahiplenip yüzyıllarca Musevilere ve Hıristiyanlara kan kusturması gibi...
Marjinal Tarih Tezleri, tarihin makyajsız hali sayılabilir..."
-Murat Çulcu-
400 s. -- 3. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Her Sakaldan Bir Kıl Türkiye'de Mafia'laşmanın Kökenleri 1 / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 18 YTL
Celali İsyanları'nın ünlü eşkiya reisi Abdülhalim Karayazıcı'nın Ordu'sunu gerekli hayvan yemini sağlamak için köyleri yağmalarken kullandığı söz bir tür eşitlikçi zorbalığın işaretiydi. "Atların arpa parası" diye halktan zorla toplanan yaygın vergi ağının, daha doğrusu haracın adıydı: "her sakaldan bir kıl"
Küreselleşme olgusunun iyice öne çıkardığı Mafia'laşma, tüm dünyanın en önemli sosyal sorunu halini geldi. Peki Türkiye açısından durum ne? Türkiye bu küresel anlamda yasal / yasadışı düzenin neresinde? Ve buraya hangi tarihsel aşamalardan geçerek geldi?
Murat Çulcu, gazeteciliğin verdiği araştırmacı kimlikle geniş bir tarihsel tarama , ayrıntılı, titiz bir incelemeyle bu sorulara yanıt veriyor. Bugüne yol açan dünü çok boyutlu bir yaklaşımla irdeliyor.
Çulcu, Mafia olgusunu "merkezi otoriteye karşı yerel güç odaklarının dirinişi" olarak tanımlıyor. Bu saptamadan hareket eden yazar, yerel güç odaklarının yapılanmasını "beylikler döneminden" başlayarak günümüzdeki iktidar yapılanmalarına kadar getiriyor. Yerel geniş ailelerin oluşumundaki Mafios izleri gün ışığına çıkarıyor. Ritüel akrabalığın Mafios esaslarını ve amaçlarını dikkati çekiyor. Yerel güç odaklarının adeta enerji kaynağı olan "çifte hukuk anlayışının" zeminindeki dinsel motifleri analiz ediyor.
516 s. -- 3. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Sikkesiz Sultanlar Türkiye'de Mafia'laşmanın Kökenleri 2 / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 18 YTL
Celaliali, mütegallibe, zorba kökenli eşkıya bozması ayanlar; artık hak, hukuk ve yasa tanımıyorlardı. Hem merkezi otoriteye kafa tutuyor hem de korumaları altındaki yerel halkı ezerek soyuyor, sömürüyorlardı. Onları hiçbir güç dizginleyemiyordu. Halk ve devlet zorba güç odaklarının zulmü altında inliyordu. Sonunda Padişah da bu zorba otoriteye boyun eğiyordu. Böylece imparatorluğa artık titanlar hükmediyordu. Onlar merkezi ve yerel otoriteyi kullanan gerçek bir Padişah, bir Sultan gibi hareket ediyorlardı. Tek eksikleri para bastıramamaları yani; sikke kestirememeleriydi. Bu nedenle de halk onlara, Sikkesiz Sultanlar diyordu...
Murat Çulcu 21. Yüzyıl Türkiye'sinin karşı karşıya bulunduğu en önemli sorununu, Toplumsal Mafia'laşmanın kökenlerini araştırmayı sürdürüyor. Günümüz Türkiye'sindeki Mafia'laşmaya, 'Her Sakaldan Bir Kıl' adlı yapıtıyla sosyal tarihsel bir boyut kazandıran Çulcu, Sikkesiz Sultanlar da bu boyutu derinleştirerek geliştiriyor.
Çulcu, Önasya Mafios Toplum Yapısı'nın etnik, etnografik ve dinsel derinliğinde; Kalenderlikten Kapukulluğuna, ayanlıktan Doğu Karadeniz eşkıyalarına, Önasya'da Latin katliamından Tuzcuoğlu-Şatıroğlu Ayaklanmalarına, Sultan Osman'ın katlinden İslam heterodoksuna kadar çok geniş bir alanda "yasadışılığın" izini sürüyor.
528 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Düşmüş Ocağa Yanıyor Türkiye'de Mafia'laşmanın Kökenleri 3 / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 20 YTL
Önasya Mafios Toplum Yapısı zemininde 'yerel güç odakları' ile merkezî yönetim arasında adeta öncesi ve sonrası olmaksızın devam eden 'otorite çatışması' doğal olarak her dönemde ortaya bir 'otorite boşluğu' çıkmasına neden oluyordu. Varlığını, Önasya tarihinin her sürecinde koruyan bu sosyal, siyasal, askerî, ekonomik alanlarda kendini hissettiren çatışma, kaçınılmaz olarak 'etkin bir otorite' tesis edilmesine izin vermiyordu. Bu nedenle merkezî yönetim(ler) vaadettiği 'yasal düzeni' gereği gibi tesis edemiyor, 'yerel gücün direnişi' çeşitli dış etkenlerin de baskısıyla karşısında sürekli zayıflayarak 'yönetim iradesini' gösteremiyordu. Yönetim şekli ne olursa olsun Mutlak Manarşi, Meşrutiyet, Cumhuriyet merkezî otoriteye karşı yerel güç odaklarının aktif/pasif- direşini ve bu direnişte uyguladıkları yöntemler, o denli değişmiyordu. Nitekim buna bağlı sosyal sonuçlarda da farklılık gözlenmiyor; ortaya çıkan 'otorite boşluğu' merkezî irade yerine yasal/yasal-dışı yerel güç odakları tarafından dolduruluyordu. Zira merkez-yerel çatışmasında; Mafios Toplum Yapısı'nın temel felsefesini ve anlayışını oluşturarak yerelde sosyal yaşamı düzenleyen 'çifte ahlâk-çifte hukuk' ilkelerini yerel güç odaklan sahipleniyordu. Bu ilkeler çerçevesinde yaşamlarını sürdürmek zorunda kalan yerel topluluklar da, yerel güç odaklarının çevresinde birleşerek örgütleniyordu. Örgütlenmeden çok, 'geleneksel yaşam tarzının' bir ifadesi ve dayatması olan bu yapılanma ise; Mafios Toplum Yapısı zemininde mafios hiyerarşiyi -MAFİA'laşmayı- ortaya çıkarıyordu.
555 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Kan Defteri Türkiye'de Mafia'laşmanın Kökenleri 4 / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 25 YTL
Örgütlü (mafios) suçun ve vahşetin kanlı zaferi, belgelerle anlatılıyor...
"...Büyükkapi dahilinde Mehterbaşısıyla birlikte yüzbin pare ettikleri ve kılıçlarında arşa astıkları ve kemâl-i gayz ve garezlerinden kılıç ve bıçaklarının kanını yalayıp ve aşırı kalabalıktan darb ve cerhine muvaffak olamayanlar;
- Karındaş!... Aman, ben de senin kılıcından bir damla kanını yalayım! diyenin had ve hasrı olmadığı...
...hınzırın et parçasından beş-on dirhem miktarına nail olanlar, köpek peynir tulumunu çekiştirir gibi etlerini ağızlarıyla çekiştirip ve hatta...
...biri g.tüne bir meşe odun sokup..."
644 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Ayrıntılarda Saklı Tarih Her Dipnotun Altında Bir Tarih Yatar / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 13 YTL
Tarihte olaylar zamanına, zeminine, önemine ve tarihçinin bakış açısına göre ele alınır. Kitabın kapsamına göre bu bazen bir kaç satırla sınırlı kalır. Bazen de hiç değinilmez.. Oysa bir tarihsel sürecin yoğunluğu içerisinde ayrıntı gibi görünen olaylar, bir başka zaman aralığında tarihe ışık tutan tanıklıklara ve yol göstericiliğe dönüşür.
Günümüzde, Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı sürecine ilişkin art arda yayınlanan kitaplar o döneme ilgiyi artırmış, ilk kaynaklara yoğunlaşmayı sağlamıştır.
Bu kitap Osmanlı'nın son dönemi, Mütareke ve Milli Mücadele yıllarına ilişkin çeşitli olayları ele alıyor; ayrıntılarına iniyor. "Ayrıntılarda saklı tarihi" gün ışığına çıkarıyor.
Kitap 'İçindekiler' bölümüne göz atıldığında da görüleceği gibi biribirinden ilginç yedi makaleden oluşuyor. Her olay o dönemde yayınlanmış olan gazete haberleri ve güncel yorumlarla desteklenerek irdeleniyor.
Olaylar, toplum tarafından anımsanan ve genellikle bilinen olaylar olsa bile, güncel haberler ve yorumlarla birlikte de alınınca bilinenlerin ötesinde, ne denli farklı içeriklere sahip bulundukları gözler önüne seriliyor. Böylece günlük gazetelerin haber ve yorumlarından yararlanılarak; üzeri küllenmiş - hatta örtülmüş - bazı olayların analiz edilmesiyle ne denli önemli rol oynadıkları, örneklenerek anlatılıyor.
207 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Çanakkale 18 Mart 1915 / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 25 YTL
Çanakkale Zaferi'nin 91.
Mustafa Kemal Atatürk'ün doğumunun 125. yılına armağandır...
Yeni Mecmûa, Ziya Gökalp'in yönetiminde 1917'de yayınlanmaya başlayan bir dergi. Yahya Kemal'den Hamdullah Suphi'ye kadar bir çok aydının katkıda bulunduğu bir çalışma. İmparatorluğun zor günlerinde ulusal bilinci geliştirme, halkın bozulan moralini yükseltme çabası içinde olan, İttihâd ve Terakki Fırkası'nın da desteklediği bir yayın.
1918 yılının ilk yarısında Birinci Dünya Savaşı devam ediyor, Yeni Mecmûa da ulusal bir söylemle yayınlarını sürdürüyordu ve o yıl Çanakkale Savaşı'nın 3. yıldönümüydü.
Savaşın sonu iyi görünmüyor, ülke bir 'bilinmeze' doğru sürükleniyordu. İşte böyle bir dönemde tarihin en görkemli savunmalarından birini 'özel sayı' ile anmanın yerinde olacağı düşünülmüş ve elinizdeki bu sayı hazırlanmıştı.
Murat Çulcu'nun titizlikle hazırlayıp, ayrıntılı bir 'sunuş'la, dönemi, dergiyi ve Ziya Gökalp'i anlattığı yazısı açıklayıcı bir özellik içeriyor.
Yeni Mecmûa'nın Nüsha-i Fevkalâdesi'nde yer alan tüm makaleler ve edebi yazılar ana hatları itibariyle Ziya Gökalp'in "Türkleşmek-İslâmlaşmak-Muasırlaşmak" düşüncesiyle uygunluk taşıyordu.
Sayısı 75'i bulan yorum, anı, söyleşi, inceleme, hikâye, şiir vb. yazıların yer aldığı dergide en dikkati çekici bölümlerden birisi de Rûşen Eşref Bey'in Mustafa Kemal Paşa ile yaptığı söyleşidir. Bu zor günlerde toplumun beklediği güçlü, kurtarıcı ve önder; Fevkalâde Nüsha'nın sayfaları arasından tüm İmparatorluk coğrafyasına ve dünyaya haykırıyor: "Ben buradayım ve zamanımı bekliyorum." Bu güçlü adam o zamana kadar fazla öne çıkmaya çalışmayan; verilen görevleri hakkıyla yapan bir konumdan 'müthiş zamanlamacılığı'yla tarih sahnesinin önüne çıkıyor.
Bu çok değerli tarihsel belgeyi yeni harflerle ilk kez sunmuş olmayı tarihsel bir görev ve sorumluluğumuzun gereği olarak görüyoruz.
384 s. -- 1. Hamur-- Ciltsiz -- 16 x 24 cm
Derin Suçun Küresel Otoritesi / Murat Çulcu
Etiket Fiyatı : 30 YTL
Bir tarafta krallar, imparatorlar, sultanlar, din adamları. Diğer tarafta "Venedik-Londra oligarkları..."
Bir tarafta ordular, bürokratlar, devlet adamları, generaller, diplomatlar. Diğer tarafta finans ve ticaret manipülatörleri, Masonlar, Tapınak Şövalyeleri, Conversolar, Mitracılar, İsmailiye, Haşhaşiye, Haçlılar...
Bir tarafta dinsel ve siyasal hesaplaşmalar, meydan savaşları, ölüm saçan bataryalar, katliamlar, soykırımlar... Diğer tarafta entrika, suikast, sabotaj, manipülasyon, şantaj, fitne ve nifak...
Bir tarafta mutlakiyet ve müstebitler... Diğer tarafta liberaller, isyan ve ihtilaller...
Ve bu ikilemde iki kilit sözcük: Carbonaria ve Mafia...
768 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Boğazlar Meselesi ve Çanakkale Deniz Zaferi / Mirliva Sedat
Etiket Fiyatı : 16 YTL
Mîrlivâ Sedâd Bey (Korgeneral Ahmet Sedat Doğruer) tarafından kaleme alınan Boğazlar Meselesi ve Çanakkale Deniz Zaferi adlı bu yapıt hem inceleme hem de anı niteliği taşıyor. Çanakkale Savaşı'na fiilen katılan yazar konuyu siyasî, diplomatik, tarihsel ve askerî bakımlardan ele alarak irdeliyor.
Mîrlivâ Sedâd Bey bu çalışmayı yaparken (anılarından) bireysel tanıklıklarından da geniş çapta yararlanıyor.
Birinci Dünya Savaşı'nı, Filistin'de çarpışan Yıldırım Orduları Grubu'nda, 7. Ordu Kumandanı Mustafa Kemal Paşa'nın Kurmay Başkanı olarak tamamlayan Paşa; Çanakkale Savaşı'nı bütün yönleriyle incelerken eleştirel yaklaşımı da elden bırakmıyor. Bu nedenle konuya olabildiğince 'objektif' bakarak; Çanakkale Cephesi'ni askerlik mesleği ve tekniği bakımından da ayrıştırıyor.
Savaş sırasında kolundan yaralanan Mîrlivâ Sedâd Bey bu kanlı anıyı şöyle dile getiriyor:
"Şu kolumu inciten mermi parçasını yollayan gemiyi bilhassa araştırıyordum. Bu gemi Bouvet idi. Bouvet'yi teşhis ettiğim zaman da geminin ateş dumanlarına karışan sarımtırak, koyu bir duman bilhassa nazar-ı dikkatimi çekti..."
284 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Çanakkale 1915 Boğaz Harekatı / Murat Çulcu, Maurice Larcher, Mehmed Emin Bey
Etiket Fiyatı : 15 YTL
"Ayrıntılarda Saklı Tarih" dizisinin ikinci kitabı olan Çanakkale 1915-Boğaz Harekâtı dipnot niteliği taşıyan dört uzun makaleden oluşuyor.
"Birinci Dünya Harbi'nde Osmanlı Ordusu ve Çanakkale" başlıklı birinci makale, Kurmay Binbaşı Mehmed Emin Bey'in iki önemli konferansını içeriyor.
İkinci uzun makale Dünya Harbi'nde Boğaz Harekâtı başlığını taşıyor ve kitabın esasını teşkil ediyor. Bu uzun makale, Fransız Kurmay Binbaşısı Maurice Larcher'in üç ciltten oluşan Büyük Harp'te Türk Harbi adlı başyapıtında yer alan "Osmanlı Boğazlar Mıntıkasındaki Harekât" adlı bölümünü içeriyor. Bu bölüm, döneminde ve daha sonra kaleme alınmış olan Çanakkale Cephesi ile ilgili pek çok ciddi esere kaynaklık ediyor.
Bölümü Türkçe'ye çeviren Yarbay Mehmed Nihad Bey'in Larcher'in eserini bireysel anıları, gözlemleri ve Osmanlı arşiv belgeleri çerçevesinde notlandırarak zenginleştirmesi, makaleye ayrı bir özellik ve çekicilik kazandırmış.
Murat Çulcu tarafından kaleme alınan üçüncü makale, Çanakkale'de cereyan eden hava savaşlarını ve havacılık faaliyetlerini içeriyor. Bu makale Türk havacılık tarihine önemli bir katkı oluşturuyor.
Dördüncü makale ise bir 'destan' niteliği taşıyor. Bu makalede Murat Çulcu Dardanos Tabyası'nda şehit düşen Hasan ve Mevsuf Beyler'in kahramanlık öyküsünü anlatıyor.
256 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 14 x 20 cm
Stok Kodu:-301139Boyut:14.0x20.0Kapak Türü:CiltsizDili:Türkçe
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
- Yazarın Diğer Kitapları
- Yayınevinin diğer kitapları