Kurşun Kalem Sayı 52

Kolektif

Editörden

Şiirleri, öyküleri hayatla birlikte yazıyoruz. Diri, farklı bir şiiri yazma çabası, iki sözcüğün oluşturduğu parıltıyla yeni dili yaratma isteği ve kavgası kahırlı bir dönemdir. Tıpkı Balzac'ın söylediği gibi "Şiir; zekâ ülkelerinde, uzun ve üzücü yolculuklardan sonra doğan şeydir." Bir cümle de ben ekleyim. İnsanoğlunun her zaman ihtiyaç duyduğu, duyacağı en derin sözcüklerdir şiir. Şairler, sürekli sözcükleri tamir etmek, onları yenilemek zorundadırlar.

Şiir editörümüz, yoğun çalışma temposundan e-postamıza gelen şiirlere zaman ayıramadığını yazınca, bu sayı şiirlerinizi okumayı ve seçmeyi üstlendim. Bazı şiirlerdeki imgeler dikkat çekici, güzeldi ama şiir bütünlüğü olmadığından, pek çok şiir, dergiye giremedi. Henüz şiir kıvamına gelmeden gönderilenlerin de dergiye girme şansları yoktu. Kurşun Kalem'de büyük şiirler yayımlıyoruz gibi bir iddiamız yok, çünkü büyük şiiri uzun yıllardır hiç bir dergi yayımlayamadı. Bize gelenler arasından en iyilerini seçerek, okurla buluşturuyoruz. Yüzlerce şiir arasından seçilenlerin sayısı da beş, en fazla sekiz şiirdir. Nedense bu rakam değişmiyor Kurşun Kalem'de. Şairlerin bu kuramı tersine döndürmeleri hayalimiz devam ediyor.

2013 yılında, şiddete dikkat çekmek ve daha duyarlı hayat için bir proje oluşturmuştum. Projemi destekleyen otuz iki kadın yazarın şiddete karşı yazdıkları öyküler, 2014 yılında "Kadınların Ruh Acıları" adıyla yayımlandı. Bu kitaptaki sunu yazımda "Şiddet ve taciz kılıktan kılığa bürünerek, hayatı kirleterek aramızda yaşıyor." demiştim. Aradan beş yıl geçti. Hayatın içinde sürekli rol değiştiren şiddettin, daha da güçlenmesine tanıklığım, bu defa bir kitap derlemesi değil ama Kurşun Kalem Gündem dosyasını oluşturdu. "Sanatta Şiddet" dosyamıza; Prof. Nigar Pösteki, Mustafa Bal, Zerrin Saral, Ümit Tarı, Ayşen Sarıbaş, Özgür Sürek, Aytül Akal, Nevzat Süer Sezgin, Demet Eker Özenbaş, Kadir Menteş Bolat okurda farkındalık yaratacak yazıları ile katkı sundular. Hakan Balcı ve Sevgi Ünal dosyamızı şiddet temalı öyküleri ile desteklediler.

"Aykırı Portreler" köşesinde Nalan Yılmaz, “Aslında sanat yapmak büyücülük gibi bir şeydir.” diyen Sevim Burak"ı yazdı."Şairin 24 Saati"nin konuğu Hayri K.Yetik, "Şimdilerde, insan nedir"e yanıt arayan bir kitap yazdığını müjdeliyor okurlarımıza. Dergimizin söyleşi sayfalarında; Kemal Anadol-Hüseyin Yurttaş'ın, Osman Akbaşak-Nevzat S. Sezgin'in, Dilek Özkan da Fatma Aras'ın sorularını yanıtladılar.

Mektuplar dosyamız, Dinçer Sezgin'e Mektuplarla sürüyor. Oğuz Tümbaş'ın hazırladığı dosyaya; Ahmet Günbaş, Atila Er, Bülent Güldal, Hüseyin Yurttaş, Mehmet Sadık Kırımlı, Gönül Çatalcalı, Mine Hoşcan Bilge ve Oğuz Tümbaş yazdılar.

Saime Bircan Sak, "Turgay Gönenç" başlıklı yazısı ile geçtiğimiz aylarda aramızdan ayrılan usta sanatçıyı gündeme getiriyor. "Sözcüklere Bağlanmak" Oğuz Özdem, "Bin Yüz Bir İnsan' Ya Da Kişisel Gelişim Kitaplarının Dayanılmaz Ağırlığı"nı Selman Büyükâşık yazdı.

Yakından geçen Öyküler köşesinde Handan Gökçek "Kurmaca Metinlerde Çatışma"ya dikkat çekerken, genç öykücülerin öykülerini de "Yakından Geçen Öyküler" sayfalarında Kurşun Kalem okurları ile buluşturdu.

Kurşun Kalem'in sanata sözü olan, öneriler sunan, dosyalar hazırlayan edebiyat dergisi olduğunu anımsatarak, yazar arkadaşlarımızın sekiz on sayfa uzunluğunda öyküler göndermemelerini rica ediyoruz. Felsefi metinlerinizi, deneme, inceleme, eleştiri, anı, kısa öykülerinizi, şiirlerinizi bekliyoruz. Bu sayımıza emek verenlere ayrı ayrı teşekkür ederim. 53. sayımızda görüşmek üzere, sevgiyle.

Mine Ömer

(Tanıtım Bülteninden)