Menkul Kıymetleştirme ve Mortgage: Genel ve Hukuki Esaslar %10 indirim

Menkul Kıymetleştirme ve Mortgage: Genel ve Hukuki Esaslar
Halil Doğru

%10 İNDİRİM
80,00 TL
72,00 TL
Tükendi
9789750177200
467520
Menkul Kıymetleştirme ve Mortgage: Genel ve Hukuki Esaslar
Menkul Kıymetleştirme ve Mortgage: Genel ve Hukuki Esaslar
72.00
Mortgage, oldukça güncel bir konu... "Kira öder gibi ev alma" şeklinde özetlenecek bu sistem, yakın zamanda Meclis'ten geçen yasa ile daha da çok konuşulur hale geldi. Ancak, bu sistemle ilgili, genel geçer laflar dışında çok az bilgi var elimizde. Yasanın sonuçları ne olacak? Uygulamanın hukuki altyapısı sağlam mı? Finansman sistemi güvenli mi? Sisteme dahil olanları ne bekliyor? Yurtdışındaki benzer uygulamalarla farkları ve benzerlikleri ne?

"Menkul Kıymetleştirme ve Mortgage; Genel ve Hukuki Esaslar", bu çok konuşulan ama az bilinen sistem hakkında genel geçer bilgiler dışında, derinlemesine bir araştırma. Meslek hayatına finansçı olarak başlayan; sonrasında bu tecrübesini hukuk alanı ile birleştiren Avukat Halil Doğru'nun kapsamlı çalışması, bu soruların derinine inmek isteyenler için Türkiye'de yayınlanmış öncü kitaplardan biri. Halil Doğru, disiplinlerarası denilebilecek bir çalışma yöntemiyle, sistemin finansal ve hukuki sorunlarını inceliyor; yorumluyor; yurtdışı örnekleri ve uygulamaları ile karşılaştırıyor ve sonuç olarak bilinmeyenleri gün ışığına çıkarıyor. Hem finansçı, hem de hukukçularca rahatlıkla okunabilecek çalışma, bu iki alanın birbirini nasıl iyi tamamladığını da ortaya koyuyor.

Sözkonusu sistemin finansmanında kullanılan menkul kıymetleri ayrıntılı olarak inceleyen kitabın dikkat çeken bir yönü de "hakemli bir kitap" olması; öğretim üyelerinden oluşan bir yayın kurulunun bilimsel denetiminden geçtikten sonra yayımlanması kitabın içerdiği yorum ve değerlendirmelerin güvenilirliğini yükselten bir unsur.

Üç bölümden oluşan kitabın birinci bölümünde işlenen menkul kıymetleştirme ("securitization"), ABD'de, ortaya çıktığı 1980'li yıllarda bankacılık gibi bir finansal aracılık sistemini neredeyse tamamıyla ortadan kaldıracak kadar önemli bir finansal yenilik (innovation) olarak görülmüş; daha sonraki yıllarda finansal aracılık sistemini ortadan kaldıramamış olsa da, özellikle ABD'de finans sistemini etkileyen en önemli finansal enstrümanlardan biri olmuştur. Kitap'ta verilen bilgilere göre ABD'de varlığa dayalı menkul kıymet ihraçları ile temin edilen finansman, diğer tüm klasik menkul kıymet ihraçları ile elde edilen finansman toplamını aşmıştır. ABD'de menkul kıymetleştirme yöntemi ile ihraç olunan varlığa dayalı menkul kıymetlerin tedavül hacmi, 2 Trilyon ABD Doları'ndan daha fazladır.

Menkul kıymetleştirmede, bir şirket, kamu kuruluşu, hatta bir spor kulübü ya da bir kişi kendi işlemlerinden veya sahip olduğu varlıklardan doğan alacaklarını kullanarak finansman sağlayabilmektedir. Örneğin, metro yapımı için kaynak ihtiyacı olan ancak mali durumu ve finansal riskleri nedeniyle sermaye piyasalarından kaynak temin etmesi mümkün olmayan bir belediyenin, sahip olduğu alacakları (diyelim ki su ve elektrik abonelerinin mevcut ve ilerideki tüketimlerinden doğacak) sayesinde, ihtiyaç duyduğu kaynağı uluslararası sermaye piyasalarından temin etme imkânına sahip olabilmesidir. Diğer popüler bir örnek ise, 1997 yılında ABD'de ünlü müzisyen David Bowie'nin gelecekteki albüm satışlarından elde edilecek alacaklarının menkul kıymetleştirilerek on yıl vadeli varlığa dayalı menkul kıymet ihraç etmesi olmuştur.

Kitabın ikinci bölümünde ise, yine Mortgage sisteminin finansmanında kullanılan, başta Almanya olmak üzere Kıta Avrupası ülkelerinde 18. yüzyıldan bu yana uygulanan İpotekli Tahviller (mortgage bonds) ele alınıyor. Yazara göre ipotekli tahviller ile varlığa dayalı menkul kıymetlerin benzerliği her ikisinde de fon sağlarken alacakların ve alacaklardan elde edilen nakit akımının kullanılıyor olması. Buna karşılık aralarında oldukça önemli farklılıkların bulunduğu da belirtiliyor. Bunların en önemlisi, belki de diğer tüm farkların ortaya çıkmasının sebebi, menkul kıymetleştirmenin aksine menkul kıymetin alacakların sahibi olan şirket tarafından ihraç ediliyor ve sahiplerine alacaklar üzerinde rehin hakkı sağlıyor olması. Kıta Avrupası siteminde rehin hakkının kurulması ve rehin hakkı sahiplerinin iflasın olumsuz etkilerinden kurtulabilmeleri için kanuni bir düzenleme gerekmesi nedeniyle hemen hemen her Avrupa ülkesinde bu menkul kıymetlere ilişkin bir kanuni düzenleme mevcut. Bu nedenle de Avrupa'da tek bir tür ipotekli tahvilden bahsetmenin mümkün olmadığı belirtiliyor ve ipotekli tahviller Kitap'ta ülke bazında inceleniyor.

Kitabın son bölümü ise tamamıyla 5582 sayılı Kanun'la getirilen Mortgage (konut finansmanı) sistemine ve sistemin finansmanı için çıkarılması öngörülen menkul kıymetlere ilişkin düzenlemelere ayrılmış. Konut finansmanı kavramının tanımı, hangi işlemlerin bu kavrama dahil olacağı, konut finansmanı işlemlerine uygulanacak İcra ve İflas Kanunu, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve Vergi Kanunları hükümleri bu bölümde açıklanıyor.

Sistemin fon sağlamada en önemli araçlarından bir olan, Kıta Avrupası'ndaki ipotekli tahvillerin karşılığı olarak getirilen ipotek teminatlı menkul kıymetlere ilişkin kanuni düzenleme ise (i) menkul kıymet sahiplerine doğrudan kullanabilecekleri pozitif haklar tanımak yerine ancak SPK kararıyla kullanılabilecek haklar tanımış olması, (ii) SPK'nın özel mülkiyet ve tarafların mali çıkarlarını ilgilendirilen hususlarda karar almaya yetkili kılınmış olması, (iii) Alman kanunlarındaki konu ile ilgili önemli müesseselerin sadece içi boş kavramlar olarak kanuna dahil edilmiş olması, (iv) ihraççının iflasın durumunda İTMK'ların muaccel hale gelmesi, dolayısıyla iflas riskinden tam olarak izole edilmemiş olması bakımından eleştirilmekte ve bu hukuki eksik ve hatalar ve bunların yaratacağı belirsizlikler nedeniyle İTMK'ların başarı şansının bulunmadığı sonucuna varılmaktadır.
(Tanıtım Yazısından)
  • Açıklama
    • Mortgage, oldukça güncel bir konu... "Kira öder gibi ev alma" şeklinde özetlenecek bu sistem, yakın zamanda Meclis'ten geçen yasa ile daha da çok konuşulur hale geldi. Ancak, bu sistemle ilgili, genel geçer laflar dışında çok az bilgi var elimizde. Yasanın sonuçları ne olacak? Uygulamanın hukuki altyapısı sağlam mı? Finansman sistemi güvenli mi? Sisteme dahil olanları ne bekliyor? Yurtdışındaki benzer uygulamalarla farkları ve benzerlikleri ne?

      "Menkul Kıymetleştirme ve Mortgage; Genel ve Hukuki Esaslar", bu çok konuşulan ama az bilinen sistem hakkında genel geçer bilgiler dışında, derinlemesine bir araştırma. Meslek hayatına finansçı olarak başlayan; sonrasında bu tecrübesini hukuk alanı ile birleştiren Avukat Halil Doğru'nun kapsamlı çalışması, bu soruların derinine inmek isteyenler için Türkiye'de yayınlanmış öncü kitaplardan biri. Halil Doğru, disiplinlerarası denilebilecek bir çalışma yöntemiyle, sistemin finansal ve hukuki sorunlarını inceliyor; yorumluyor; yurtdışı örnekleri ve uygulamaları ile karşılaştırıyor ve sonuç olarak bilinmeyenleri gün ışığına çıkarıyor. Hem finansçı, hem de hukukçularca rahatlıkla okunabilecek çalışma, bu iki alanın birbirini nasıl iyi tamamladığını da ortaya koyuyor.

      Sözkonusu sistemin finansmanında kullanılan menkul kıymetleri ayrıntılı olarak inceleyen kitabın dikkat çeken bir yönü de "hakemli bir kitap" olması; öğretim üyelerinden oluşan bir yayın kurulunun bilimsel denetiminden geçtikten sonra yayımlanması kitabın içerdiği yorum ve değerlendirmelerin güvenilirliğini yükselten bir unsur.

      Üç bölümden oluşan kitabın birinci bölümünde işlenen menkul kıymetleştirme ("securitization"), ABD'de, ortaya çıktığı 1980'li yıllarda bankacılık gibi bir finansal aracılık sistemini neredeyse tamamıyla ortadan kaldıracak kadar önemli bir finansal yenilik (innovation) olarak görülmüş; daha sonraki yıllarda finansal aracılık sistemini ortadan kaldıramamış olsa da, özellikle ABD'de finans sistemini etkileyen en önemli finansal enstrümanlardan biri olmuştur. Kitap'ta verilen bilgilere göre ABD'de varlığa dayalı menkul kıymet ihraçları ile temin edilen finansman, diğer tüm klasik menkul kıymet ihraçları ile elde edilen finansman toplamını aşmıştır. ABD'de menkul kıymetleştirme yöntemi ile ihraç olunan varlığa dayalı menkul kıymetlerin tedavül hacmi, 2 Trilyon ABD Doları'ndan daha fazladır.

      Menkul kıymetleştirmede, bir şirket, kamu kuruluşu, hatta bir spor kulübü ya da bir kişi kendi işlemlerinden veya sahip olduğu varlıklardan doğan alacaklarını kullanarak finansman sağlayabilmektedir. Örneğin, metro yapımı için kaynak ihtiyacı olan ancak mali durumu ve finansal riskleri nedeniyle sermaye piyasalarından kaynak temin etmesi mümkün olmayan bir belediyenin, sahip olduğu alacakları (diyelim ki su ve elektrik abonelerinin mevcut ve ilerideki tüketimlerinden doğacak) sayesinde, ihtiyaç duyduğu kaynağı uluslararası sermaye piyasalarından temin etme imkânına sahip olabilmesidir. Diğer popüler bir örnek ise, 1997 yılında ABD'de ünlü müzisyen David Bowie'nin gelecekteki albüm satışlarından elde edilecek alacaklarının menkul kıymetleştirilerek on yıl vadeli varlığa dayalı menkul kıymet ihraç etmesi olmuştur.

      Kitabın ikinci bölümünde ise, yine Mortgage sisteminin finansmanında kullanılan, başta Almanya olmak üzere Kıta Avrupası ülkelerinde 18. yüzyıldan bu yana uygulanan İpotekli Tahviller (mortgage bonds) ele alınıyor. Yazara göre ipotekli tahviller ile varlığa dayalı menkul kıymetlerin benzerliği her ikisinde de fon sağlarken alacakların ve alacaklardan elde edilen nakit akımının kullanılıyor olması. Buna karşılık aralarında oldukça önemli farklılıkların bulunduğu da belirtiliyor. Bunların en önemlisi, belki de diğer tüm farkların ortaya çıkmasının sebebi, menkul kıymetleştirmenin aksine menkul kıymetin alacakların sahibi olan şirket tarafından ihraç ediliyor ve sahiplerine alacaklar üzerinde rehin hakkı sağlıyor olması. Kıta Avrupası siteminde rehin hakkının kurulması ve rehin hakkı sahiplerinin iflasın olumsuz etkilerinden kurtulabilmeleri için kanuni bir düzenleme gerekmesi nedeniyle hemen hemen her Avrupa ülkesinde bu menkul kıymetlere ilişkin bir kanuni düzenleme mevcut. Bu nedenle de Avrupa'da tek bir tür ipotekli tahvilden bahsetmenin mümkün olmadığı belirtiliyor ve ipotekli tahviller Kitap'ta ülke bazında inceleniyor.

      Kitabın son bölümü ise tamamıyla 5582 sayılı Kanun'la getirilen Mortgage (konut finansmanı) sistemine ve sistemin finansmanı için çıkarılması öngörülen menkul kıymetlere ilişkin düzenlemelere ayrılmış. Konut finansmanı kavramının tanımı, hangi işlemlerin bu kavrama dahil olacağı, konut finansmanı işlemlerine uygulanacak İcra ve İflas Kanunu, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve Vergi Kanunları hükümleri bu bölümde açıklanıyor.

      Sistemin fon sağlamada en önemli araçlarından bir olan, Kıta Avrupası'ndaki ipotekli tahvillerin karşılığı olarak getirilen ipotek teminatlı menkul kıymetlere ilişkin kanuni düzenleme ise (i) menkul kıymet sahiplerine doğrudan kullanabilecekleri pozitif haklar tanımak yerine ancak SPK kararıyla kullanılabilecek haklar tanımış olması, (ii) SPK'nın özel mülkiyet ve tarafların mali çıkarlarını ilgilendirilen hususlarda karar almaya yetkili kılınmış olması, (iii) Alman kanunlarındaki konu ile ilgili önemli müesseselerin sadece içi boş kavramlar olarak kanuna dahil edilmiş olması, (iv) ihraççının iflasın durumunda İTMK'ların muaccel hale gelmesi, dolayısıyla iflas riskinden tam olarak izole edilmemiş olması bakımından eleştirilmekte ve bu hukuki eksik ve hatalar ve bunların yaratacağı belirsizlikler nedeniyle İTMK'ların başarı şansının bulunmadığı sonucuna varılmaktadır.
      (Tanıtım Yazısından)
      Stok Kodu
      :
      9789750177200
      Boyut
      :
      17.0x25.0
      Sayfa Sayısı
      :
      381
      Basım Tarihi
      :
      2000-05
      Kapak Türü
      :
      Ciltsiz
      Kağıt Türü
      :
      Kuşe
      Dili
      :
      Türkçe
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat